Her şey yapılabilir bir beyaz kağıtla
Uçak örneğin uçurtma mesela
Altına konabilir bir ayağı ötekilerden kısa olduğu için sallanan bir masanın
Veya şiir yazılabilir süresi ötekilerden kısa bi ömür üzerine
Bir beyaz kağıda her şey yazılabilir senin dışında
Güzelliğine benzetme bulmak zor
Sen iyisi mi sana benzeyen her şey den bir gülden bir ilk bir son bahardan sor
Belki tabiattadır çaresi senin bir çiçeğe bu kadar benzemenin
Ve benim bilinci nasırlı bir bahçevan çaresizliğimin
Anlarım bitkiden fidan ama anlatamam toprağın güneşle konuşmasını
Sana çok benzeyen bir çiçek olurum..
Sen bana ışık ver yeter bende filiz çok
Köklerin içimde gizlidir gelen giden açan soran bere budak yok..
Bi şiir istersin içinde benzetmeler olan
Kusura bakma sevgilim heybemde sana benzeyecek kadar güzel bi şey yok..
Uzun bir yoldan gelen tedaviksiz katıksız bir yolcuyum
Yaralı yarasız sevdalardan geçtim koynumda bir beyaz kağıt boşluğu
Her şeyi anlattım olan olmayan acıtan sancıtan
Bilsem ki sana varmak içindi bütün mola sancıları
Bütün sitabilize arkadaşlıklar
Daha hızlı koşardım sever adım gelirdim gözlerinin mercan maviliğine..
Sana bakmak suya bakmaktı
Sana bakmak bir mucizeyi anlamaktı
Sana sola bakmadan yürüdüğüm yollar tanıktır
Aşk sorgusunda şahanem yalnız kelepçeler sanıktır
Ne yazsam olmuyor
Çünkü bilenler hatırlar hem yapılmış hem yapma çiçek satanlar bahçevanlar değil tüccarlardır
Sen öyle göz sen öyle toprak ve güneş ortaklığı
Sen tenimde cennet kayganlığıyken sana şiir yazmak ahmaklıktı..
Bir tek söz kalır dişlerimin arasında
Ben sana gülüm derim gülün ömrü uzamaya başlar
Verdiğim bütün sözler sende kalsın isterim
Ben sana gülüm derim gül sana benzediği için ölümsüz
Yazdığım bütün şiirler sana başlayan bir kitap için önsöz
Sana bakmak bir beyaz kağıda bakmaktır her şey olmaya hazır
Sana bakmak suya bakmaktır gördüğün suretten utanmak
Sana bakmak bütün rastlantıları reddedip bir mucizeyi anlamaktır
Sana bakmak Allah’a inanmaktır..
YILMAZ ERDOĞAN
7 Nisan 2008 Pazartesi
MELEGİMEEEE....

Yalnızlığın işte o an başladı senin kalkıp gittiğin zaman.. bende kalktım sensiz ne işim vardı..Sabah olmaz demeye başladım.. yastık bir kafamın üzerinde bir altında yatak da döndüm durdum.. gözüm hep telefonda çalmasını o kadar çok istemiştim ama bakmak ile kaldım çalmadı.. sabahın erken saatlerine kadar döndüm durdum. Bir ara dalmışım , ama fazla sürmedi telefonum çaldı hız kalktım heyecan ile sanmıştım ki……. Ama sandığın gibi sen değildin kurduğun saatti çalan. Anladım ki yalnızım..uyanma vaktinin geldiğini anladım ve yatak dan zorda olsa kalkmayı başardım.. yüzümü yıkadım seni tanıdık dan sonra ilk defa sensiz yapa yalnız arkasından dişleri fırçaladım yine sen yoktun.. çorabımı ayağıma geçirdim,Sonra sırasıyla kazağımı sonrada pantolonumu? Evden çıkmak için odalarda dolaşmaya başladım bir şeyler eksik di aradım bulamadım ne seni nede beni… taktım ayağıma ayakkabımı düştüm yolla.. tam 12 dakika bekledim sonra bindim dolmuşa.. aklımdan hiç çıkmıyordun ne olacağını bilmeden ilerliyordu araba.. ama hep birileri eksik di ve de birileri buruk..okula vardığımda ders saati gelmiş çatmıştı artık. İlerlemeye başladım boş koridorlarda yalnız ve sensiz….yavaş yavaş anlıyordum.. sınıfa girdiğimde bulduğun ilk boşluğa sokulu verdim.. elimden düşmeyen telefonumla ama yalnızdım.. telefonum çeksin diye hop kalkdım hop oturdum. Ne çare ki aranmak için yetersizdim.. saatler geçmek bilmiyordu. Nasıl akşam olacak diye beklemeye başladım ama gözüm telefonda .. saat artık 12:00 gösteriyordu hoca bu günlük bu kadar derken bile sadece burukdum.. dışarıya çıktım ilk defa bu kadar kalabalık da yalnızdım.. içimden hiçbir şey yapmak gelmiyordu.. bir köşeye oturup bir sigara yaktım ve sonra çektim ciğerlerime sanki işkence yaparcasına dumanı,adeta körüklercesine soludum havayı son defa dercesine.. bir zaman sonra namaz kılma vakti gelmişti bunun farkındaydım.Yavaş yavaş doğrulmaya başladım kambur bir insan misali.. abdest alma zamanı geldiğinde niyetle başladım ardı ardına azalarımı temizlemeye başladım ama hala yalnızdım.. artık kurulanmaya başlamalıydım yüzümü kuruladım sonrada elimi arkasından ayağımı çorabımı nasıl taktım ayağıma o hızla başladım merdivenlere tırmanmaya.. her niyetimde içimi biraz daha fazla çekmeye başlamıştım. Tesbih çekerken nasıl nefes aldığımı anlatmak faydasız çünkü yaşamalı… yavaş yavaş ders saati gelip çattı. Nasıl geçerdi onca zaman bilmeden ilerledim.. aklım hep sende kulağım telefondaydı içimden tekrar tekrar lütfen diyerek adının yazmasını bekledim ama nedense her seferinde nefesim biraz daha tükeniyor biraz daha umudum yıkılıyordu yine çalmadı.. ders artık başlamıştı.. hoca bağıra bağıra anlatıyordu bir kulağım hocada diğeri sekerek atan kalbimdeydi.. saatler geçmek bilmiyordu. Zaman ilerledik de biraz daha tükeniyordum yalnızlığında.. bu günde ders bir daha bitmişti.. hızla ilerliyordum kalabalık da kimseyi umursamadan selamsız sabahsız bir biçimde anladım bir kez daha yalnız olduğumu zifiri karanlık da.. durak da öylesine beklerken bir sigara daha yaktım ama çekemez haldeydim ciğerlerin bayram etsin sözü geldi aklıma ama o kadar çaresizdim ki bunu bile başaramadım daha yarım bile olmadan ağzımdan attım.. yoğunluğuyla gelmişti araba binmek için adeta yarışıyorduk bir dolu milletle sabırsız ve çaresizcesine.. artık sensiz bir yolculuk daha başlamıştı bitmezcesine.. ne yapacağımı hala bilmiyordum nereye gidecektim nasıl bu durumdan kurtulacaktım unutmamalı hala telefonum yanlışlıkla bile çalmamıştı.. evden hayli uzak da indim yürümeliydim.. bu gün erkenden hesaplaşmalıydım kendimle ve başladım ilk soruyu sormaya ama her seferinde onu seviyorum demekle başladım.. sorduğum hiçbir soruya tam yanıt alamamışım hem de ilk defa çünkü sensiz tek başıma yalnızdım…Eve yaklaşdım ama yüzüm sanki sirke satıyordu bunun farkındaydım.. içeri girdim ilk olarak namaz kıldım.. hala ağzıma bir lokma bir şey almamıştım aksine hiçbir şey istemiyordum..Canım sıkılıyor adeta canım burnumdaydı bir kahve yaptım aldım elime bilgisayarın başına oturdum word belgesi açtım yazmaya başladım.. yazarken aklıma kalkışın geliyordu uzun zamandan sonra ilk defa böyle kalkmıştın unutmuştun beklide yapmak istemedin ihtiyacım olduğu en zor anımda.. biliyordum ki artık yalnızım saat 22:54 olmuştu telefonumda kıpırdama bile yoktu.. artık son satırlarıma yaklaşmıştım içim o kadar doluydu ki sabaha kadar yazmak dışarı çıkıp avazım çıkdığı kadar seni sevdiğimi haykırmak istiyordum ama nafile her kez biliyordu seni ne kadar çok sevdiğimi tabi ki sende… ama yine söylüyorum SENİ ÇOK SEVİYORUM … SENİ ÇOK SEVİYORUM… SENİ ÇOK SEVİYORUM..Kusursuzca ve delicesine…..
Külüstürün….
Külüstürün….
Kaydol:
Yorumlar (Atom)
SENİ SEVİYORUM LEMİ DELİLER GİBİ , NE YAPAYIM?
YA GEL ÖLDÜR BENİ, YA BIRAK SENSİZLİK HER GÜN ÖLDÜRÜR BENİ...
YA GEL ÖLDÜR BENİ, YA BIRAK SENSİZLİK HER GÜN ÖLDÜRÜR BENİ...